Friday, March 21

Hakkında | About

Bilim, Teknoloji ve Toplum Araştırmaları Platformu

2016 yılında kurulan IstanbuLab, Türkiye bağlamında ve ötesinde, bilim, teknoloji ve toplum çalışmaları ile yakından ilgilenen akademisyen, aktivist ve sanatçılar için ortak çalışmaya dayalı ve disiplinler ötesi araştırma alanı sunar. Kolektif araştırma zeminleri oluşturmaya öncelik veren IstanbuLab, Bilim, Teknoloji ve Toplum (BTT) alanında yürütülen eleştirel ve yapıcı çalışmalarının üretimini ve yaygınlaşmasını amaçlar.

Bilim, Teknoloji ve Toplum (BTT), farklı bilimler, teknolojiler ve toplumlar arasındaki karmaşık ve dolaşık ilişkileri inceleyen disiplinlerarası çalışmalar alanıdır. Her ne kadar BTT departmanları, programları, merkezleri, ağları ve organizasyonları dünya çapında yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde yaygınlaşmış olsa da, bu alan Türkiye’de yeterince olgunlaşmamıştır. IstanbuLab, Türkiye’de BTT araştırma ve eğitim çalışmalarını geliştirmeyi ve yaymayı amaçlar. Teknobilimsel süreçleri kendi bağlamlarında, eleştirel ve yapıcı yaklaşımlarla inceleyen akademisyen, aktivist ve sanatçılar için ortak çalışmaya dayalı ve disiplinler ötesi bir buluşma yeri sunar.

Başlangıç aşamasından beri IstanbuLab’ın öncelikli hedefi, BTT ile ilişkili alanlarda çalışmalar yürüten, farklı disiplinlerden gelen araştırmacıları içeren bir platform kurmaktır. Bütün bilgilerin konumlu olduğu BTT ilkesinden hareket eden IstanbuLab’ın ismi, İstanbul’da bulunan STS araştırmacılarının tabandan yola çıkarak başlattığı bir girişim olarak, Türkiye’de BTT platformu kurmaya dair özgül yaklaşımı yansıtır.

IstanbuLab, Türkiye’de gelişmekte olan BTT alanındaki araştırmacıları birbirileriyle buluşturmak ve onlar için ortak çalışmaya dayalı araştırma alanları oluşturmak ihtiyacından ortaya çıkmıştır. Bu platform, üyelerinin geniş bir yelpazeye yayılmış, teknobilimsel gelişmeler ve demokrasi, yeni geliştirilen teknolojiler ve toplumsal endişeler, enerji altyapıları, bilim ve sanat gibi farklı araştırma ve uzmanlık alanlarından hareketle, kolektif araştırmalar yürütülmesi için alan açar. IstanbuLab’ın çalışma dilleri Türkçe ve İngilizce’dir.

IstanbuLab olarak iki temel hedefimiz var. Birincisi, ortak çalışmaya dayalı araştırma ortamları oluşturarak, mesleki etkinlikler düzenleyerek, ve eğitim ve araştırma materyali paylaşarak Türkiye’de BTT araştırma ve eğitim aktivitelerini teşvik etmek. İkincisi ise, BTT bilgi üretiminin küresel anlamda bir etki ve erişim ağı olduğunu kabul etmekle birlikte, bu tip bilgi üretim süreçlerinin yeniden yerli-yurtlaştırılmış düşünce ve pratik sistemlerinden geçmesi gerektiğini savunmak.

Böylelikle, Türkiye’de geliştirilecek BTT alanının, hali hazırda varolan yapıların ya da analitik terimlerin ‘yerel bağlama uyarlanması’ yerine, Türkiye’nin birbirleriyle ilişkili farklı yerellikleri temelinde bu alanın geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle IstanbuLab, konumlu teori ve analiz üretim pratiklerini, dolayısıyla BTT literatürünün ve yöntemlerinin özgül bir bağlama tercüme edilmesi ve o bağlam özelinde yorumlanmasını, ve coğrafi düzeyde simetrik bilgi üretim ve paylaşım yöntemleri yelpazesine kolektif anlamda katkıda bulunmayı teşvik etme gayretindedir.


Science, Technology and Society Platform in Turkey

Established in 2016, IstanbuLab provides a collaborative and transdisciplinary research space for academics, activists, and artists engaged in the social studies of science and technology within the Turkish context and beyond. By generating and prioritizing collective research environments, IstanbuLab aspires to stimulate the generation and spread of critical and constructive studies of Science, Technology, and Society (STS) in Turkey.

Science, Technology and Society (STS) is an interdisciplinary field of studies that investigates the entangled and complex relations between sciences, technologies, and societies. Although STS departments, programs, centers, networks and organizations spread across the local, national and international scales worldwide, this field remains under-represented in Turkey. IstanbuLab aims to develop and spread STS research and training in Turkey. It provides a collaborative and transdisciplinary venue for academics, activists, and artists who engage in critical and constructive studies of technoscientific processes in a context-based manner.

From its outset, the goal of IstanbuLab has been to establish a diverse network of  researchers working in STS-related areas across different disciplinary backgrounds. Drawing on the STS tenet that all knowledge is situated, IstanbuLab’s name reflects the establishment of an STS platform in Turkey through the grounded, grassroots initiative of STS scholars who come together in İstanbul.

IstanbuLab emerged out of the need to connect researchers in the burgeoning field of STS and create collaborative space for research in Turkey. It bridges the wide array of its members’ specialized areas of expertise to collectively query concerns around the themes of technology and democracy, emerging technologies and societal concerns,  energy infrastructures and sustainability, science and art, amongst others. The working languages of the network are English and Turkish.

Our mission is twofold. First, we aim to stimulate as well as foster STS research and training in Turkey by providing a collaborative research environment, organizing related professional activities, and sharing pedagogical and research materials. Second, although STS scholarship is global in its impact and reach, we also recognize that this scholarship should derive from a re-territorialized system of thoughts and practices.

As such, we believe that the field of STS needs to be developed in Turkey based on the inter-related realities of its diverse localities, rather than importing existing (Western) structures or analytical terms to conceive what is hitherto called ‘the local context.’ IstanbuLab, therefore, endeavors to promote a situated production of theories and analytics, hence the translation and re-interpretation of STS methods and literature in a specific context, as well as collectively contributing to a geographically symmetrical mode of knowledge production and sharing.